Refleksoloji

Halk dilinde “ayak masajı” olarak bilinen refleksolojinin, yaklaşık 5000 yıl önce Çin’de akupunkturla aynı dönemlerde doğduğu sanılıyor ve bu yöntemin çeşitli kültürlerde kadim zamanlardan beri uygulandığı biliniyor. Refleksolojiye ait en eski belgeler Mısır’da bulundu ve MÖ. 2500-2300 yıllarına aitti. Bir Mısırlı hekimin mezarından çıkarılan piktograf, el ve ayak masajının tedavi olarak o dönemlerde uygulandığını gösteriyor. Refleksoloji bugün alternatif tedavi adı verilen terapilerin arasında yer alıyor. Refleks sözcüğünün sözlük anlamı “dış etkilere bağlı olarak istemsiz kas kasılması”dır.
Refleksoloji Hangi Sorunlarda Uygulanmaktadır?
Refleksoloji kişiyi bir bütün olarak tedavi eder, sadece belli bir belirtiyi tedavi etmez. Bu nedenle pek çok sorunda uygulanabilir.
Refleksoloji, sinir noktalarını belirli tekniklerle uyarmanın ortaya elektrokimyasal mesajları çıkardığını bununda nöronların yardımı ile ilgili organı uyardığını savunur. Bunun yanı sıra psikolojide özellikle panik atak ve depresyon hastalığının tedavisinde destekleyici olarak uygulanmakta olup, başta Rusya ve Amerika’daki engelliler üzerinde özellikle otizm ve spastik engelli çocuklar ile felçli hastalar olmak üzere birçok engel grubunda olumlu gelişmelerin ortaya çıkması sebep olmuştur.
Refleksolojinin Otizm ve Spastik Engelli Çocuklar ve Felçli Hastalar için Faydaları Nelerdir?
- Rigid tepki ve agresifliğin azalması
- Genel rahatlama ve dinginlik
- Vücut fonksiyonlarında normalleşme
- Vücut direncinin artması
- İmmün sistemini geliştirir.
- Nörohormon salgılatılmasına bağlı olarak algıda artış gözükür.
- Genel sosyalleşme
- Gözlerde parlaklık ve canlanma gözükür.
- Komut alma oranında artış
- Kelime hazinesinin artışı
- Hiperaktivitenin azalması
- Takıntıların azalması
- Eşyaları amacına uygun kullanma
- Öz bakım becerilerinde artış
- Kolay öğrenme
- İnce motor becerilerinde artış
Refleksoloji Nasıl Uygulanır?
Ayak tabanındaki refleks noktalarına, el ve parmak teknikleriyle ya da ahşap bir çubukla basınç yaparak uygulanıyor. Uygulama sırasında kişi rahatça koltuğa uzanıyor ve ayaklarını tabureye koyuyor.
Ayağın refleks noktalarına parmak ya da çubukla basınç uygulanıyor. Kişinin vücudundaki sorunlu bölgeyle ilgili noktaya basınç uygulandığında bir miktar acı hissetmesi doğal karşılanır.
Seans boyunca ayaktaki tüm refleks noktaları el hareketleriyle tek tek uyarılıyor.
Düzenli yapılan refleksoloji seanslarıyla vücut enerjisindeki tıkanıklıklar giderilir, enerji vücuda dengeli bir biçimde yayılmaya başlar dolayısıyla kan dolaşımı sorunları ortadan kalkar ve oksijen hücrelere daha kolay dağılır. Lenf sistemi görevini daha iyi yapar ve vücuttaki toksinler hücrelerden daha kolay atılır.
Okuma ve yazma öğrenerek bireyin aynı zamanda kendini sorgulaması, düşünmesi, anlaması, sınıflaması, ilişki kurması, analiz-sentez yapması ve değerlendirmelerde bulunması da zihinsel becerilerin gelişebilmesi için son derece önemlidir diyebiliriz.
Eğitim modellerimiz; davranışçı yaklaşım, analitikçi yaklaşım, duyusal yaklaşım, bilişsel yaklaşım, Floortime, Pecs ve Frostik (gelişimsel görsel algı eğitim modeli)’den oluşmaktadır.
Erken çocukluk döneminde aile ilk ve en önemli öğretmen/terapisttir.
Uzay terapisi, fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında son yıllarda geliştirilen ve serebral palsi, spina bifida, hidrosefali, west sendromu gibi pek çok nörolojik hastalığı olan bireylerin iyileştirilmesinde kullanılan bir tedavi metodudur.
Refleksoloji kişiyi bir bütün olarak tedavi eder, sadece belli bir belirtiyi tedavi etmez. Bu nedenle pek çok sorunda uygulanabilir.
Robotik rehabilitasyon özellikle yürüme ve el kol kullanım bozukluklarında yeteneğin yeniden kazanılması amacıyla uygulanan oldukça etkili bir fizik tedavi yöntemidir. Son yıllarda teknolojilerin ilerlemesi ile rehabilitasyon alanında da robotik cihazlar ve sanal gerçeklik uygulamaları kullanılmaya başlanmıştır.
Okuma ve yazma öğrenerek bireyin aynı zamanda kendini sorgulaması, düşünmesi, anlaması, sınıflaması, ilişki kurması, analiz-sentez yapması ve değerlendirmelerde bulunması da zihinsel becerilerin gelişebilmesi için son derece önemlidir diyebiliriz.
Okuma ve yazma öğrenerek bireyin aynı zamanda kendini sorgulaması, düşünmesi, anlaması, sınıflaması, ilişki kurması, analiz-sentez yapması ve değerlendirmelerde bulunması da zihinsel becerilerin gelişebilmesi için son derece önemlidir diyebiliriz.